Bu tez çalışmasında, araçların karayolunu bir sebepten dolayı terk ederek araç içerisindekiler için risk arz eden bölgelere girmesini önlemek ve raylı sistem aracı ile araç içerisindeki yolcuların güvenliği amacıyla yapılmıştır. Gaziantep’te 2011 yılından itibaren raylı sistemler yaygın şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Karataş bölgesinde yapılan 2. etap raylı inşaat işinde raylı sistemin geçeceği güzergahta % 6-7 civarındaki eğimler ortadan kaldırılarak, maksimum %3,8’e düşürülmesi gerekmiştir. Bu sebepten dolayı bölgede lastik tekerlekli araçların bulundugu asfalt üst kotu ile raylı sistem arasında maksimum 1.80 cm kot farkı ortaya çıkmıştır. Bu kot farkları lastik tekerli araçlaşın raylı sistemin bulunduğu alana düşme riskini ortaya çıkarmıştır. Bu sebeple ilgili bölgelerde yapılan çalışmalarla, sorunu minimize ederek, oluşabilecek kazalardaki kamu zararını ortadan kaldırılması ve raylı sistem aracındaki ve lastik tekerlekli araçtaki vatandaşların can güvenliğini sağlamak amacıyla bir çalışma yapılmıştır. AASHTO standardına uygun bir otokorkuluk tasarlanmış ve yapılan sonlu elemanlar analizleriyle tasarımın yeterliği belirlenmiştir.
Rail systems have been used commonly for public transportation since 2011 in Gaziantep. In the construction of the 2. phase of Gaziantep Light Rail System, which is constructed in Karataş area, it is required that the gradients of about 6-7% have been reduced to a maximum gradient of 3,8%. Therefore, there have been elevation differences of maximum 1,80 meters occured between rail system and traffic road. These differences had constituted falling risks for tired vehicles into the rail system area. Due to this reason, a study has been made to find the problems and to remove the public losses in the related areas. In this thesis a barrier type has been designed according to standarts of AASHTO and its qualification against the impact of the vehicles has been determined using finite elements analysis. The barrier had been produced as designed and used at the Karataş Rail System.
