Projeler
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.14719/4232
Browse
3 results
Search Results
Research Project Covid-19 Salgını Etkileri ile Kaygı ve Depresyon Semptomları Arasındaki Iliskide Basa Çıkma Biçimleri ve Duygu Düzenlemenin Aracı Rolü(2020) Başak TÜRKÜLER AKA; Ayşe MELTEM BUDAK; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİGiris: COVID-19 salgını hakkında sınırlı bilgiye sahip olma, hastalıgın egilimleri hakkındaki belirsizlik, hastalıga yakalanma endisesi ve yasam tarzları ve geçim kaynaklarındaki büyük degisiklikler nedeniyle, COVID-19 salgını gençlerin ve milyonlarca insanın ruh saglıgı için ciddi bir endise kaynagı haline gelmis bulunmaktadır. Bu çalısmanın amacı, COVID-19 salgının etkileri ile depresyon ve kaygı arasındaki iliskide basa çıkma biçimlerinin ve duygu düzenleme yöntemlerinin aracı etkisinin incelenmesidir. Yöntem: Bu çalısmaya toplam 510 kisi (20-40 yas, 312 kisi, 41-65 yas, 198 kisi) katılmıstır. Çalısma kapsamında COVID-19 salgınının psikolojik etkilerini degerlendirebilmek için bir ölçek olusturulmus ve psikometrik özellikleri incelenmistir. Katılımcılar çevrimiçi bir platformda Bilgilendirilmis Onam Formu ve Kisisel Bilgi Formu, COVID-19 Salgını Psikolojik Etkileri Tarama Ölçegi, UCLA Yalnızlık O?lc?eg?i Kısa Formu, Beck Depresyon Envanteri, Durumluk Kaygı Envanteri, Kisilerarası Duygu Düzenleme Ölçegi, Duygu Düzenleme Ölçegi, Young Telafi Ölçegi ve Young-Rygh Kaçınma Ölçegi?ni doldurmuslardır. Sonuç: Sonuçlara göre ölçegin iki alt boyutu bulunmaktadır ve geçerlilik ve güvenilirlik açısından da olumlu sonuçlar elde edilmistir. Ayrıca, kisilerarası duygu düzenleme biçimlerinin, 20-40 yas grubunda COVID-19 salgını psikolojik etkileri ile depresyon ve kaygı semptomları açısından aracı bir etkisi oldugu görülmüstür. Kisisel duygu düzenleme biçimlerinden ise bastırmanın 20-40 yas grubunda aracı degisken oldugu ortaya çıkmıstır. Basa çıkma biçimlerindense asırı telafinin 41-65 yas grubunda depresyon semptomları için aracı bir etkisi oldugu görülmüstür. Bulgular ilgili literatür esliginde tartısılmıstır.Research Project Parkinson Hastalığı Tetkiklerinde Kortikal Motor ve Algı Sistemi Ölçümlerinin Makine Öğrenmesi Yöntemleri ile Birleştirilmesi(2018) Cemal Okan ŞAKAR; Sadık Fikret GÜRGEN; Tarkan AYDIN; Hülya APAYDIN; Ayşegül GÜNDÜZ; İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ; Diğer; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ - CERRAHPAŞA; İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ60 yasından sonra artan yaygınlık oranı ve hastaların farmakolojik veya cerrahi müdahalelerle uzayan yasam süreleri, Parkinson hastalıgının teshisi ve izlenmesi için yüksek dogruluga sahip ve güvenilir teletıp sistemlerinin ihtiyacını beraberinde getirmektedir. Uzaktan teshis sistemlerinde hasta verilerinin kontrollerden ayırt edilmesini saglayacak modeller gelistirilirken, uzaktan izleme sistemlerinde bu alanda standart kabul edilen Birlesik Parkinson Hastalıgı Degerlendirme Ölçeginin (Unified Parkinson's Disease Rating Scale-UPDRS) modellenmesine dayanan yaklasımlar önerilmistir. Bu sistemler genellikle hastalıgın sebep oldugu disfoni ve mikrografi gibi motor sistemi aksaklıklarını ölçmeye dayanmaktadır. Bu projenin temel amacı, motor sistemi aksaklıklarının ölçülmesine dayalı teshis ve izleme sistemlerinin basarımını arttırmak ve hastalardan motor sistemi ölçümlerine ek olarak algı sistemi ölçümleri de toplayarak, elde edilen çok-kipli veri kümesini gelistirilecek makine ögrenmesi yöntemleri ile teshis ve izleme için birlikte analiz etmektir. Proje kapsamında motor sistemi aksalıklarının ölçümü için deneklerden ses kayıtları alınmıstır. Teshis sisteminin basarısının arttırılması ve UPDRS tahmini hatasının düsürülmesi amacıyla ses sinyallerinden, Parkinson hastalarında görülen disfonilerin ölçümünde literatürde henüz kullanılmamıs olan ayarlanabilir-Q dalgacık dönüsümü (AQDD) yöntemi ile öznitelik çıkarımı yapılmıstır. Bu özniteliklerin çesitli makine ögrenmesi yöntemlerine girdi olarak verilmesiyle elde edilen sınıflandırma ve UPDRS tahmini basarıları literatürdeki en basarılı yöntemlerle karsılastırılmalı olarak analiz edilmistir. Sonuçlar, AQDD yönteminin bu sistemlerin basarısını önemli ölçüde arttırdıgını göstermistir. Motor olmayan aksaklıkların temsili için hastalara titresim uyaranlı bir cihaz ile testler uygulanmıstır. Bu cihaz dokunsal uyaranlar üreterek, denegin hissettigi uyaranların genlik ve sürelerini ayırtetme gibi görevlerdeki basarısına göre, korteksin algı sistemindeki bazı temel islevlerinin kalite degerlendirmesini yapmayı hedeflemektedir. Ek olarak, proje kapsamında bu cihazın sıcaklık uyaranlı versiyonu gelistirilmis ve uygunalabilirlik testlerinin tamamlanmasının ardından hastalara uygulanmıstır. Ses kayıtlarından çıkartılan öznitelikler ve bu cihazlarla gerçeklestirilen test sonuçlarının birlestirilmesi için yapay sinir agları tabanlı almasık regresyon yönteminin dogrusal olmayan versiyonu gelistirilmis ve toplanan çok-kipli veriye uygulanmıstır. Sonuçlar, sadece motor sistemi verilerinin kullanıldıgı yaklasıma göre UPDRS tahmini basarısının arttıgını göstermistir.Research Project Obezite Hastalığının Diyet ile Tedavisini Beyin ElektrikselAktivitesi Değişimleri ile Öngören Yapay Zekâ Algoritmasının Geliştirilmesi(2020) Adil Deniz DURU; Nerses BEBEK; Can Ergün; Süreyya AKYÜZ; Zümray ÖLMEZ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ; BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİGünümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında en büyük sağlık sorunları arasında yer alan obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu, boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkmasıdır. Obezite besinlerle alınan enerjinin (kalori) harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması (yüzde 20 veya daha fazla) sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Literatürde yapılan klinik çalışmalarda obez ve normal kilolu insanların yeme dürtüsü çeşitli davranışsal beslenme bozukluk anketleri ile karşılaştırıldığında iki grup arasında farklılıkların olduğu gözlemlenmiş ve yeme dürtüsü uyandıracak deneyler sonucu bu anket sonuçlarının beyin elektriksel aktivitesi değişimleri ile korelasyonunun olduğu bulgusuna varılmıştır (De Ridder, ve diğerleri, 2016) . Obezite ile ilişkili literatür incelendiğinde beyin elektriksel aktivitesindeki değişimleri gösteren elektroensefalografi (EEG) sinyallerinin işlenmesine yönelik tek bir tane yayın gözlenebilmiştir. İlgili çalışmada, deneklere yemek görselleri gösterilmiş, obez ve normal kilolu bireylerden alınan Olaya İlişkin Potansiyel (ERP) cevaplarında P3 bileşeninde farklılıklar olduğu gösterilmiştir (Nijs, Franken, ve Muris, 2008). Bu bağlamda literatürde obezite hastalığının araştırılmasında EEG verisi ile işaret işlemeye yönelik büyük bir açık bulunmaktadır. Literatürde üç boyutta incelenen beyindeki dinamik ağlar ile, önerilen projede iki boyutlu beyin haritaları üzerinde analiz edilecektir. Dolayısıyla, kafa yüzeyinden alınan EEG verileri kullanılarak obezite ile ilişkilendirilen merkezlerde üç boyutta gözlenen aktivasyonların iki boyuta olan izdüşümlerine bakılacaktır. Obeziteyle ilişkilendirilen merkezler arasındaki etkileşimlerin neticesinde oluşan aktivasyonlar, iki boyutta zamanla değişen hareketli bir görüntü oluşturacaktır. Çalışmanın ilk aşamasında, elektrot uzayında olaya ilişkin aktivasyonları ayırt etmek için Ortak Uzamsal Örüntü (Common Spatial Patterns, CSP) yönteminin kullanılması planlanmaktadır. EEG ölçümü sırasında görsel uyaranlar dışındaki beyin aktivasyonlarının da kaydediliyor olması, obezite hakkında doğru bilgiye ulaşmamıza engel teşkil edecektir. Bu bağlamda CSP yöntemi, olayla ilişkili olmayan aktivasyonların etkisini azaltacaktır. Olayla ilişkili öznitelikler belirlendikten sonra, obez bireyler ve bu bireylerde obezitenin derinliğini ortaya çıkartacak örüntü tanıma metotları araştırılacaktır.