Yüksek Lisans & Doktora
Permanent URI for this communityhttp://acikerisim.bau.edu.tr:4000/handle/123456789/11
Browse
5 results
Search Results
Item Altyapı tesislerinin ulaşım sistemi üzerindeki etkisi(Bahçeşehir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-04) Sağır, Özkan; Kantarcı, MuammerDünyada olduğu gibi, Türkiye´de de büyük kentlerin en önemli sorunlarından biri ulaşım sorunudur. Kent nüfusunun artışı ile birlikte, kentleşme ve sanayileşmenin hızla artması ve her yıl binlerce aracın trafiğe çıkması, ulaşım sorununun daha da artmasına yol açmaktadır. Kent yaşamının çok önemli bir parçası olan ulaşımın karmaşık bir duruma düşmesini önlemek için; teknolojik gelişmeleri ve modern uygulamaları göz önünde bulundurarak, verimli, ekonomik ve toplumsal faydayı sağlayan ulaşım sistemleri geliştirilmelidir. İnsanlar ihtiyaçlarını her zaman bulundukları yerden temin etme imkanına sahip değildir. İnsanların sosyal, kültürel ve ekonomik yönlerden faydalanmak için kullandıkları karayolları, denizyolları, havayolları ve demiryollarının tamamı bir ulaşım sistemidir. Ulaşım sistemleri yapılandırılırken mühendislik bilgisi gerektiren tasarım kıstaslarına uygun olarak ve hizmet ömrü süresince güvenlik ve işletme maliyetleri açısından değerlendirilir. Karayollarında teknik altyapı tesislerinin ulaşım sistemi üzerindeki etkisi sistemin sağlıklı, güvenli ve konfor düzeyi yüksek bir şekilde kullanılabilmesini sağlamaktadır. Karayolu Ulaşım Sisteminde altyapı tesislerinin sebep olduğu zaman kaybı, ekonomik kayıplar ve verim düşüklüğü ülke ekonomisine makro düzeyde büyük zararlar vermektedir. Bu durum; teknik altyapı tesislerinin ulaşım sistemi üzerindeki işlevsellik etkisinin çok önemli olduğunun göstergesidir.Item Finans merkezlerinin kentsel mekâna etkisi, riskler ve fırsatlar : İstanbul Finans Merkezi örneği(Bahçeşehir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2012-06) Çoban, Ümit; Özden, Pelin PınarTezin amacı; günümüz finans merkezlerinden yola çıkarak o kentin taşıması gereken özellikleri, kazanılmış deneyimleri ve günümüz şehircilik ilkeleri ışığında ülkemizde kurulması düşünülen uluslararası finans merkezi projesinin(İstanbul Finans Merkezi Projesi) mekânsal düzenlemelerinden önce yol haritası niteliğindeki idari yapılanmanın dünya örnekleri üzerinden değerlendirmek, stratejik planlama sistematiğinde olduğu gibi önce sorunların tespiti için potansiyel ve risklerin neler olduğunu ortaya koymak ve projenin kente ve kentliye yapabileceği etkilerin sosyal, ekonomik ve mekânsal açılardan değerlendirilerek bu projeye katkılar sunabilmektir. Bunun için çalışmanın birinci bölümünde çalışmanın yapılış amacı, kapsamı ve izlenecek olan yöntem ortaya konmakta olup ikinci bölümde dünyaca kabul görmüş finans merkezi tanımlarına yer verilmekte ve bu merkezlerin tarihsel gelişim süreçleri hakkında bilgiler sunulmaktadır. Üçüncü bölümde dünya örnekleri üzerinden finans merkezi olabilme kriterleri incelenmekte olup finans merkezlerinin genel yapısı; kurumsal yapılanması içerisindeki organizasyon şemalarının değerlendirmeleriyle birlikte hem arazi kullanım üzerindeki etkileri hem de sosyal ve ekonomik açıdan etkileri değerlendirilmektedir. Dördüncü bölümde ise İstanbul metropoliten alanı özeline inilerek İstanbul’un genel olarak finans merkezi olması değerlendirilmektedir. Dördüncü bölümde “Finans Merkezi” projesinin konumu, yasal dayanakları, idari yapılanması ve planlama kararları içerisindeki yeri değerlendirilmekte, mevcut durumları itibariyle finans merkezi olarak belirlenen alanların potansiyel ve riskleri ortaya konulmaktadır. İstanbul Finans Merkezi Projesi’nin fiziki, sosyal ve ekonomik boyutları irdelenmekte ve bu yönlerden yapabileceği etkileri ortaya konulmaktadır. Beşinci bölümde genel olarak değerlendirme ve sonuçlar ortaya konulmakta ve İstanbul Finans Merkezi hakkında planlamaya ve mekânsal yapılanmaya, sosyo-ekonomik yapılanmaya ve örgütsel yapılanmaya yönelik öneriler getirilmektedir. Bu çalışma İstanbul’un tamamına yönelik değerlendirmeler ışığında yapıldığı için İstanbul bütününü kapsamaktadır.Item Taşkın alanlarında planlama : Silivri Boğluca Deresi örneği(Bahçeşehir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-01) Turan, Burcu; Özden, Pelin PınarTaşkın Alanları ekosistemin doğal bir parçası ve kent planlamada doğal bir eşiktir. Ülkemizde taşkın alanları hiçbir şekilde doğal eşik olarak görülmemekte ve çeşitli baskılar ile yapılaşmış alanlara dönüştürülerek kent içinde kaybolmaktadır. Mevcut hukuksal düzenlemelerde ve kuramsal araştırma aşamasında görüldüğü üzere taşkın alan kavramı, sellenme ve taşkın tanımları içerisinde bulanıklaşmakta, bu alanların ekosistem içerisindeki önemi ve işleyişi unutulmaktadır. Hukuksal düzenlemeler taşkın alanları ile ilgili genel bakış açısını ve bu alanların planlamasında hangi aşamada olduğumuzu açıkça göstermektedir. Taşkın alanları, salt taşkın riskli alan olmaktan öte kent ekosistemi içerisinde doğal bir eşik olup taşkın denetimi sağlayan, vadi tabanında kentsel yeşil koridor işlevi gören korunması gerekli hassas alanlardır. Bu nedenle, taşkın alanlarının işlevini öne çıkarmak ve kent ekosistemi içindeki önemini vurgulamak gerekmektedir. Bu doğrultuda İstanbul ve Silivri örnek alanda kentsel gelişim süreci kapsamında taşkın alanlarının nasıl doğal eşik olmaktan çıkarak kent içinde kaybolduğunu, hukuksal düzenlemeler ve planlama etkileşimi ile dönüştüğü/dönüşeceği son durumu ortaya koymak amaçlanmaktadır. Bu bağlamda taşkın alanlarında planlamaya ilişkin ekolojik, planlama ve hukuksal düzenlemeler boyutunda mevcut durum ortaya konmak istenmiştir. Buna göre birinci bölümde, problemin ortaya konması ile amaç, kapsam, yöntem tanımlanarak tez çalışması kapsamında oluşturulan hipoteze ulaşmada cevaplanacak sorular ortaya konmuştur. İkinci bölümde, taşkın alan tanımı, ekosistem içerisindeki önemi ve işlevi üzerinde durulmuştur. Önce taşkın alanları ve taşkın alanları ile ilintili kavramlar incelenmiştir. Daha sonra bu tanımlar doğrultusunda ekosistem içerisinde nasıl bir işlev gösterdiği incelenmiştir. Üçüncü bölümde, bu alanların planlamaya ne şekilde girdi verdiği, taşkın koruma yöntemleri doğrultusunda oluşturulan arazi kullanım planlaması ve örnekler üzerinde planlamada bakış açıları ortaya konmaya çalışılmıştır. Dördüncü bölümde, taşkın alanlarının ulusal ve uluslar arası düzeyde hukuksal düzenlemeler boyutunda ele alınışı ve planlama ile ilişkisi değerlendirilmiştir. Beşinci bölümde ise örnek alanda taşkın alanlarının değişiminde etkili olan faktörler tanımlanarak mevcut durum ortaya konmakta olup hukuksal düzenlemeler ve planlama etkileşiminde bu alanların planlanmasında ortaya çıkan çözümsüzlükler hipotez bağlamında ifade edilmiştir. Bölüm içerisinde, öncelikle Silivri genel özelliklerinden bahsedilerek bu alanlar üzerindeki kentleşme baskısı hakkında fikir sahibi olunması istenmiştir. Çalışmanın devamında taşkın alanlarının kent büyüme süreci içinde değişimi ele alınarak bu alanlarda günümüz koşullarının oluşmasındaki etkenler ortaya konmakta olup daha sonra taşkın alanlarının planlama süreci ve kademelerinde incelemesi yapılarak taşkın risklerinin azaltılmasına yönelik planlamada oluşturulan arazi kullanım ilkelerinden bahsedilmiştir. Tanımlanan ilkeler doğrultusunda oluşturulan planlama çalışmasının şehircilik ve hukuki boyutta değerlendirilmesi ile taşkın alanlarında planlama ortaya konmaya çalışılmıştır.Item Kırsal planlamada köy tasarım rehberlerinin uygulanabilirliği : Kocaeli örneği(Bahçeşehir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013-08) Simavlı, Ali Serkan; Akın, Darçın1950’lili yıllardan beri köylerimiz başta ekonomik ve sosyal sebepler olmak üzere coğrafi yapı, iklim şartları, devlet politikaları ve terör gibi nedenlerden ötürü kentlerimize sürekli göç vermekte ve neticede kentlerimiz yığılma alanlarına dönüşmektedir. Bu göçün temelinde kırsal alanlardaki fiziki planlama ile ilişkili olarak ekonomik planlamanın yetersizliği yatmaktadır. Kırsal alanların fiziki planlamasının ülkemizde yapılan uygulamalar ve sonuçları dikkate alındığında üzerinde yeterince durulmamış ve ekonomik kalkınmayı desteklemekten uzak bir çerçevede yapıldığını görmekteyiz. Bu anlamda, ülkemizdeki uygulamalarda planlamaya ve uygulamaya dönük yasal ve yönetsel düzenlemeler yetersiz kalmakta, dolayısıyla köylerimizde birçok ekonomik ve sosyal sorunların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Neticede ortaya çıkan sorunlar köylerimizin kentlere sürekli göç vermesine, bu alanlara yapılan bazı kamu yatırımlarının rasyonel ve etkin olarak kullanılamamasına yol açmaktadır. Bu tez çalışması ile ülkemiz kırsal alanlarında uygulanan/uygulanmaya çalışılan yasal, yönetsel ve uygulamaya dönük yöntemlerin tekrar irdelenerek geliştirilmesi ve Avrupa Birliği ülkeleri kırsal alanlarında uygulanan “Köy Tasarım Rehberlerinin (KTR)” geliştirilecek “Kırsal Alan Planlaması” sistemine yardımcı/tamamlayıcı bir uygulama aracı olarak entegre edilmesi ve buna ait bir uygulamanın Kocaeli İl sınırları içerisinde seçilen bir kırsal yerleşmede (Kaymaz/Araman) uygulanarak çıktılarının klasik planlama ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, 2012 yılı nüfusu 500’ün üzerinde, üst ölçekli plan kararlarına göre üzerinde yapılaşmaya ilişkin herhangi bir kısıtlama olmayan ve köy tüzel kişiliği ile maliye hazinesine kayıtlı mülkiyetlerin büyüklüğü 20.000 m²’nin üzerinde olan kırsal yerleşmeler “Merkez Kırsal Yerleşme (MKY)” olarak belirlenmiştir. Geriye kalan kırsal yerleşmeler hiyerarşik kümeleme analizi (HKA) yardımıyla I.Grup, II.Grup ve III.Grup olmak üzere üç gruba ayrılmak suretiyle sınıflandırılmıştır. Bu yerleşmelerin MKY’lerin sosyal ve teknik donatı altyapısından hizmet alacak şekilde bütüncül bir kırsal yerleşme planı ile göç veren yerleşmeler olmak yerine kırsal alanların ekonomik sürdürülebilirliğinin ve yaşanabilirliğinin yükseltilmesi hedeflenmektedir. Örnek olarak seçilen Kaymaz (Araman) merkez kırsal yerleşmesinde yapılmış olan köy tasarım rehberinde (KTR), alan çalışması yapılarak bölge sakinlerinin isteklerini belirten anket sonuçlarına göre rehber talimatları üretilmiş, nihai ürün olarak da “Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Sınırları” dahilinde bir tasarım rehberi oluşturulmuştur. KTR’nin uygulanabilir olması için Avrupa’da ve gelişmiş ülkelerde uygulanan yöntemlerden biraz daha farklı olarak ülkemiz planlama yaklaşımlarından yararlanmak suretiyle, arazinin genel kullanım kararlarını ve bunların birbirleri ile ilişkisini düzenleyen belge niteliğinde olan “Anahtar Plan” üretilmiştir. Bu plana göre disiplinler arası eşgüdüm sağlanarak peyzaj, mimari ve kentsel tasarım projelerinin hazırlanarak uygulama yapılması gerekmektedir. Üretilen köy tasarım rehberinin daha uygulanabilir olması ve karşılaşılabilecek zafiyetlerin ortadan kaldırılması için, ülkemiz planlama sisteminde yeni yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Bunların öncelikle 3194 sayılı İmar Kanunu, 442 sayılı Köy Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunlarında kırsal alana ilişkin tanım, genel düzenleme ilkeleri, köy tasarım rehberleri ile ilgili değişiklikler/ilaveler yapılması (tanım, içerik, yöntem) ve “Bütünleşik Kırsal Alan Planlaması Yaklaşımı”nın yapılacağı bölgede (İl idari sınırları içerisinde) yönetmeliklerin oluşturulması ve/veya varsa mevcut yönetmeliklerin yeniden revize edilmesi suretiyle olmalıdır. Özellikle il idari sınırları içerisinde yer alan kırsal yerleşmelerin planlamasında köy tasarım rehberleri ve anahtar planlarının hangi esaslar doğrultusunda oluşturulacağı, ayrılması gereken asgari donatı alan büyüklükleri gibi verilerin olması gerekmektedir. Sonuç olarak, bu çalışma ile bir il genelinde gerçekleştirilecek olan kırsal alan planlamasının çerçevesi çizilerek, süreçler tanımlanmış ve örnek bir kırsal yerleşme için hazırlanan köy tasarım rehberine dayalı bir anahtar plan hazırlanmıştır.Item Kent içi sinyalize ve dönel kavşakların kapasite açısından karşılaştırılması, Ümraniye ilçesi örneğinin incelenmesi(Bahçeşehir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2010) Alçelik, Necla; Ergün,Murat